Bir podcast nasıl başlatılır (ve para kazanılır)

Podcast'lerin popülaritesinin arttığı bir sır değil, çünkü bu eğilim yalnızca bir izleyici çekmek için değil, aynı zamanda içerik yazarlarının yapamayacağı bir şekilde onlarla etkileşim kurmak için harika bir yol olmaya devam ediyor. Bugünün rehberine girin podcast nasıl başlatılır ve para kazanın (yan tarafta).

İster bağımsız bir podcast, ister blogunuza entegre bir podcast başlatmak isteyin, bu yıl bir podcast başlatmak çok ilginç bir proje.

Kendisi de bir podcast'i olan biri olarak, bilgilerimi sizinle paylaşmaktan gerçekten heyecan duyuyorum. podcast nasıl başlatılır hedef kitlenizi büyütmek ve gelir elde etmek için tasarlandı.

13 Kolay Adımda Podcast Başlatma (ve Para Kazanma)

Podcasting'in tarihi

Bir podcast'i nasıl başlatacağımıza bakmadan önce, bir adım geriye gidelim ve podcast'in nasıl başladığından bahsedelim.

Podcasting, 2004 yılında bir MTV video jokeyinin iPodder adlı bir ürün oluşturmak için yazılım geliştiricisi Dave Winer ile işbirliği yapmasıyla başladı.

Bu program, İnternet radyo yayınlarını bir iPod'a indirmelerine izin verdi. Winer ayrıca podcasting'in önemli bir özelliği olan Real Simple Syndication Feed'i (RSS) de yarattı.

iPod oluşturulduktan sonra, diğer geliştiriciler orijinal fikri geliştirdiler.

O zamana kadar podcasting'in gerçekten bir adı yoktu. Aslında, isim 2004'ün sonlarına kadar icat edilmedi. Podcasting'den ilk olarak Ben Hammersley tarafından bir Guardian makalesinde bahsedildi. Hammersley şunları yazdı:

“Geriye dönüp bakıldığında, her şey oldukça açık görünüyor. Birçok cepte Apple iPod gibi MP3 oynatıcılar, ucuz veya ücretsiz ses üretim yazılımları ve İnternet'in ayrılmaz bir parçası olan web günlükleri: radyo amatöründe yeni bir patlama için tüm malzemeler orada. Ama buna ne denir? Ses bloglama? Podcasting? Gerilla Medyası mı? »

Podcasting'in ilk öncülerinden biri, eski bir New York Times ve NPR muhabiri olan Christopher Lyndon'dı. Aslında, sesini bir MP3 dosyasına kaydeden ve bir RSS beslemesinde yayınlayan ilk kişi oydu.

Aynı Guardian makalesinde Lyndon'ın şunları söylediği bildirildi: “Bu bir deney, gerçekten… Her şey ucuz. Araçlar mevcuttur. Herkes herkesin yayıncı olabileceğini söyledi, herkes yayıncı olabilir… Bakalım işe yarayacak mı? »

Blog yazmak gibi, podcasting de sıradan insanlar için bir fırsat sunuyordu. Ses kayıtlarını kitlelere ulaştırmak için pahalı ekipmanlara veya bir kayıt stüdyosuna yatırım yapmaya gerek yoktu.

Podcast tüketimi zamanla gerçekten patladı. Giderek daha fazla insanın dinlediği ve kaydettiği büyüyen bir alandır. Podcasting ile ilgilenenler için, şimdi başlamanın tam zamanı.

Podcasting hakkında heyecan verici olan nedir?

Hala sizin için doğru olup olmadığından emin değilseniz, işte podcasting'e başlamak için bazı harika nedenler.

Ses içeriği uygundur

Şöyle düşünün: birçok insan evleri ile iş yerleri arasında gidip geliyor.

Radyo, müzik veya podcast dinleyebilirler. New York Post'a göre, Amerikalılar günde ortalama 35 dakika, başka bir deyişle yılda 19 tam iş günü işe gidip geliyor. Bazıları için yolculuk daha da uzundur. Araba sürerken güvenli bir şekilde okuyamıyorlarsa dinleyebilirler.

Dahası, insanlar günlük işe gidip gelirken sadece podcast dinlemezler. Kahvaltılarını hazırlarken, evi temizlerken, çamaşırları katlarken, bahçede çalışırken, çocukları yatırırken onları dinliyorlar.

Podcast'ler popülerdir (ve popülaritesi artmaktadır)

Podcast topluluğuna katılmanın bir başka harika nedeni de podcast'lerin büyük popülaritesidir. Podcast'lerin geçici bir heves olduğunu düşünmüş olsanız da, istatistikler aksini kanıtlıyor.

Le Statista araştırma departmanı 2006'da Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yetişkin nüfusun yalnızca %22'sinin podcast kelimesinin ne anlama geldiğini bildiğini bildiriyor.

2019'da bu rakam %70'e yükseldi. Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde 86 milyon podcast dinleyicisi olduğunu tahmin ediyorlar, bu sayının 132'te 2023 milyona çıkması bekleniyor.

Aranabilirlik iyileşir

Tarihsel olarak, podcasting'in en büyük dezavantajlarından biri düşük keşfedilebilirliği olmuştur.

Podcast aramak zordu ve birçok podcast yayıncısının dar bir kitle için içerik oluşturmasına neden oluyordu. Podcast'in popülaritesi arttıkça, Spotify ve Google gibi büyük şirketler bu sorunla mücadele ediyor.

Google, 2021'den bu yana podcast'leri kendi arama motorunda aranabilmeleri ve doğrudan arama sayfasında dinlenebilmeleri için dizine ekliyor. Son zamanlarda, Forbes bu konuyu ele alan bir makale yayınladı. Girişimciler Sergei Revzin ve Vadim Revzin açıkladı:

"Yakın zamana kadar, belirli dinleyici ilgi alanlarına dayalı podcast içeriği bulmak herkesin bildiği gibi zordu. Halihazırda diğer podcast'leri kullanıyor olsanız bile, iTunes podcast platformundaki sınırlı öneriler özelliği dışında yeni şovlar keşfetmenin tek yolu, zaten dinlediğiniz bir şovdan bir şov hakkında bilgi almaktı. büyük bir hayranı olan arkadaş veya iş arkadaşı. »

Devam ediyorlar:

"Ancak reklamverenlerin 600'de toplam reklam geliri 2018 milyon dolara ulaşan bu büyüyen ortama akın etmesiyle birlikte, Stitcher, Castbox, iTunes ve Google Podcasts gibi podcast'leri barındıran ve dağıtan teknoloji şirketleri, keşfe hiç olmadığı kadar önem veriyor. »

Spotify, içeriklerinin daha kolay keşfedilmesini sağlamak için podcast yayıncılarıyla da çalıştı. Şubat 2020'de Spotify'ın kurucusu ve CEO'su bir basın açıklamasında şunları söyledi:

"Tıpkı müzikte yaptığımız gibi, podcast'lerdeki çalışmalarımız yoğun bir şekilde kullanıcıların Spotify'dan bekledikleri düzenleme ve kişiselleştirmeye odaklanacak. İçerik oluşturuculara daha iyi keşif, daha iyi veriler ve daha iyi para kazanma sunacağız. »

Bu, podcast yayıncıları için harika bir haber ve bir izleyici kitlesi oluşturmaya çalışan insanlar için umut verici.

Podcast'ler eğlenceli bir içerik aracıdır

Bir podcast başlatmak için pek çok harika nedeni ele aldım, ancak bunu atlarsam ihmal etmiş olurum. Bir podcast başlatmanın en büyük nedenlerinden biri, üretmenin çok eğlenceli olmasıdır.

Podcast'ler 2004'ten beri var olmasına rağmen, yaratıcılık için olasılıklar hala sonsuzdur. İlginizi çeken her şey hakkında bir podcast oluşturabilirsiniz.

Nişiniz, tek oyunculu masa oyunları kadar dar olabilir, Solosaurus podcast'i gibiveya podcast gibi dış politika kadar geniş Pod Dünyayı Kurtar.

Bundan aşağıda daha ayrıntılı olarak bahsedeceğiz, ancak bir podcast formatı için de pek çok seçeneğiniz var. Konuklarla röportaj yapabilir, senaryolu bir kurgusal hikaye oluşturabilir, kişisel bir gösteri hazırlayabilir veya başka herhangi bir varyasyon yapabilirsiniz.

İster kurgu ister kurgu olmayan podcast'ler üretin, her zaman bir hikaye anlatımı unsuru vardır. Ailenin haberleri dinlemek için radyonun başına toplandığı 1930'lara geri adım attığınızı hissediyorsunuz. Bu sadece çok eğlenceli.

Artık podcast'lerin tarihçesinden ve onları bu kadar heyecan verici kılan şeylerden bahsettiğimize göre, hadi doğrudan nasıl yapılacağına geçelim. podcast başlat.

13 Basit Adımda Podcast Başlatma (ve Para Kazanma)

1. Podcast'iniz için bir konsept geliştirin

Podcast'iniz için bir konsept oluşturmak şuna çok benzer: blogunuz için bir niş seçme. Bunu düşün:

• Seni en çok ne heyecanlandırıyor?
• Başka ne tür şeylerle ilgileniyorsunuz?
• Aylarca hatta yıllarca bunun hakkında konuşabilir misiniz?

Bir niş seçin

Belirgin bir niş olmayan bir podcast'iniz olabilir, ancak ne bekleyeceklerini bilmediklerinde bir kitle oluşturmak çok daha zordur. Bir podcast'i belirli bir amaç olmadan pazarlamak ve paylaşmak da zordur.

Bir niş seçmek, son derece dar bir konu seçmeniz gerektiği anlamına da gelmez. Yukarıda belirtildiği gibi, konunuz dar veya çok geniş olabilir.

Sonuç olarak, nişiniz ne olursa olsun, konseptiniz yeni bir şey getiriyor. Podcast'iniz, benzer bir fikri ele alan diğerlerine kıyasla nasıl olacak?

Podcast'iniz için hedef kitleyi düşünün

Bir podcast başlatırken göz önünde bulundurulması gereken bir diğer önemli husus, hedef kitlenizin kim olduğudur. Nişinizi seçerken ve podcast'inizi geliştirirken ideal dinleyicinizi hayal etmeye çalışın.

Sizinle aynı ilgi alanlarını paylaşıyor mu? Oluşturmak istediğiniz içeriği arayan bir insan topluluğu zaten var mı?

Unutmayın, podcast'iniz ne hakkında konuşmak istediğiniz ve kitlenizin ne duymak istediği hakkında olmalıdır.

Podcast'inizin amacı nedir?

Şimdi ayrıca podcast'inizin amacını düşünmenin zamanı geldi. Bu, birkaç arkadaşınız için oluşturduğunuz bir podcast mi yoksa daha geniş bir kitleye ulaşmayı mı umuyorsunuz?

İnsanları güldürmek mi istiyorsunuz yoksa podcast'inizin daha eğitici bir amacı mı var?

Bu soruları en baştan düşünerek rotadan sapmaktan kaçınacaksınız.

2. Podcast'inizi adlandırın

Bir bloga isim verin veya bir podcast küçük bir başarı değildir. Bir podcast başlatmanın en önemli parçası olmayabilir, ancak gerçek bir ağırlık taşır.

Ancak, bir podcast'in adını değiştirmek, bir blogun adını değiştirmekten biraz daha kolaydır.

Blogunuz için bir isim seçerken muhtemelen benzer bir alan adı seçeceksiniz. Gelecekte web sitenizin adresini değiştirirseniz, durum çok daha karmaşık olacaktır.

Bir podcast'in adını değiştirmek biraz daha kolay. Podcast'inizin adını RSS beslemesinde değiştirebilirsiniz. Bunu yaparak, mevcut abonelerinizi kaybetme riskiniz olmaz.

Değiştirmek mümkün olsa bile ideal olan, tutabileceğiniz bir adla başlamaktır. Bunu göz önünde bulundurarak, podcast'inizi adlandırmanıza yardımcı olacak bazı yararlı ipuçlarını burada bulabilirsiniz.

Adın önceden seçilmediğinden emin olun.

Tıpkı bir blog başlattığınızda alan adı aramasını kullandığınız gibi, yeni bir podcast başlatıyorsanız da araştırma yapmanız gerekir.

Öncelikle, bir adın (veya çok benzer bir ad) alınıp alınmadığını görmek için tercih ettiğiniz podcast uygulamanızı arayın.

İsim bu aramada görünmüyorsa, Google'da arayarak doğrulamak en iyisidir. Bunu yapmak için, aradığınız adı + "podcast" kelimesini girmeniz yeterlidir.

Aynı anda bir blog ve bir podcast başlatmayı planlayanlar, biraz araştırma yapmak ve alan adının da mevcut olduğundan emin olmak isteyebilir.

Podcast'inizi pazarlamak için sosyal medyayı kullanabileceğiniz için, favori sosyal medya hesaplarınız için adın mevcut olup olmadığını da kontrol edebilirsiniz.

Aramanızda isim çıkmazsa seçiminize devam edebilirsiniz. Bazı durumlarda, birisinin seçtiğiniz adı zaten kullandığını ancak podcast yayıncısının bu adı yıllardır güncellemediğini göreceksiniz.

Durum bu olsa bile, yeni bir başlangıç ​​yapmak en iyisidir. Başka birinin adını kullanarak, gelecekteki dinleyicilerin kafasını karıştırma ve telif haklarını ihlal etme riskiyle karşı karşıya kalırsınız.

Podcast adının uzunluğunu göz önünde bulundurun

Bir podcast adı en fazla 255 karakter olabilir, ancak bu kadar uzun olmasını önermiyorum. İlk olarak, cep telefonu gibi cihazlarda podcast adınızın kısaltıldığını görebilirsiniz.

İkincisi ezberleme. Bu, uzun bir podcast adının popüler olamayacağı anlamına gelmez. İnsanlar adını hatırlayabilirse, kısa bir adın başlangıçta popülerlik kazanması daha kolaydır.

Bir çalışma gösteriyor ki Tüm podcast'lerin %75'i 29 karakter veya daha az. En popüler podcast'ler genellikle 20 karakter veya daha azdır.

Anahtar kelime doldurmaktan kaçının

Anahtar kelime doldurma, insanların aradığı kelimeleri seçmeyi ve içeriğinizin bulunması umuduyla bunları podcast başlıklarına, bölüm açıklamalarına ve diğer içeriğe doldurmayı içerir.

Podcast açıklamanızda anahtar kelimelerin dikkatli kullanımı iyidir, ancak başlıklarınıza ve açıklamalarınıza artık okunamayacak kadar kelime doldurmak, iTunes gibi podcast platformlarından çıkarılmanıza neden olabilir.

Örnek olarak, kendi podcast'imin başlığına anahtar kelimeler ekleseydim, şöyle görünürdü:

Side Hustle Projesi | Girişimcilik | İkincil projeler | Yan gösteriler | Küçük İşletme Sahipleri | Pasif gelir | İçerik Pazarlama | Yazar |

Elbette, podcast'im bu konuları kapsayabilir, ancak bu tür anahtar kelime doldurma, spam gibi geliyor ve iTunes'da buna izin verilmiyor.

Apple, podcast yardım sayfasında açıkça şunu belirtiyor: "Podcast araması yapmak için uzun bir anahtar kelime listesi eklerseniz, şovunuz Apple dizininden kaldırılabilir. »

İnsanların podcast'inizin ne hakkında olduğunu bilmesini sağlayan bir başlık seçmek kesinlikle kabul edilebilir.

Başlığım "Side Hustle" içeriyor çünkü podcast konumu kristal netliğinde yapmak istedim. Kitlenize başlıkta nişinizi anlatmak Apple tarafından bile tavsiye edilmektedir:

“Podcast'inize net ve özlü bir isim vermeniz önemlidir. Başlığınızı spesifik yapın. “Le bültenin de notre communautaire” adlı bir program, içeriği çok ilginç olsa bile birçok aboneyi çekemeyecek kadar belirsizdir. Başlığa özellikle dikkat edin, çünkü Apple Podcasts bu alanı arama için kullanır. »

Sonuç olarak, EVET anahtar kelimeleri kullanmalısınız, ancak HAYIR onları doldurmamalısınız.

3. Bir podcast başlatmak için ihtiyacınız olan temel kayıt ekipmanını edinin

Bir konseptiniz, bir adınız var ve neden bir podcast başlatmak istediğinizi biliyorsunuz. Şimdi podcast'inizi başlatmak için ihtiyaç duyacağınız temel ekipmanı belirleme zamanı.

Podcasting'in güzelliklerinden biri erişilebilirliğidir. Başlamak için büyük bir yatırıma veya bağımsız bir servete ihtiyacınız olmadığı basit bir gerçektir.

Bunu akılda tutarak, bir podcast kaydetmeye başlamadan önce birkaç şeyi hazırlamanızı tavsiye ederim. Bu kısa liste, bir podcast yayıncısı olarak hayatınızı biraz kolaylaştıracak, ancak mali açıdan size çok fazla bir maliyeti olmayacak.

Bir podcast'i doğrudan iPhone'unuzdan kaydetmek, düzenlemek ve dağıtmak mümkündür. Ancak daha iyi ses kalitesi ve daha kolay kurgu için ek ekipmanlara yatırım yapmanızı öneririm.

Masaüstü veya dizüstü bilgisayar

MP3 dosyalarını kaydetmek ve düzenlemek için bir bilgisayar beyinsizdir. Seçtiğiniz marka bir fikir meselesidir.

Şahsen Apple ürünlerini tercih ederim ve taşınabilir ve kullanımı kolay olduğu için MacBook Pro gibi bir dizüstü bilgisayar seçerdim.

Mikrofon

Podcast'iniz için bir mikrofon gereklidir ve başlamanızı önerdiğim bu ucuz giriş seviyesi (ancak yine de yüksek kaliteli) podcast mikrofonları (hepsi 100 doların altında) gibi aralarından seçim yapabileceğiniz çok şey var.

Bu kılavuzdaki tüm favori mikrofon seçeneklerimi paylaşmak yerine, size mevcut farklı podcast mikrofon türleri hakkında temel bir genel bakış sunmak istiyorum, böylece hangisinin özel ihtiyaçlarınıza en uygun olduğunu anlayabilirsiniz.

Kondansatör mü yoksa dinamik mi?

Mikrofon aramaya başladığınızda cevaplamanız gereken sorulardan biri de kondansatör mü yoksa dinamik mikrofon mu istediğiniz olacaktır. İkisi arasında birçok fark var ve araştırmaya değer.

kondenser mikrofon

Bir kondansatör mikrofon, gürültüye karşı çok hassastır ve dinamik muadilinden biraz daha doğal ses verme eğilimindedir.

Çok fazla arka plan gürültüsüyle uğraşıyorsanız, bu hassasiyet bir dezavantaj olabilir. Örneğin, oda arkadaşlarınızla yaşıyorsanız veya küçük çocuklarınız varsa, kayıt tüm kaçınılmaz gürültü nedeniyle sinir bozucu olabilir.

Yoğunlaştırıcı bir mikrofon seçerseniz, arka plan gürültüsüyle ilgili herhangi bir sorunu önlemek için odanın ses yalıtımını yapmayı düşünün. Nispeten sessiz bir oda bile bilinçli sesler çıkarabilir (fan, klima, ısıtma sistemi vb.)

Bu arka plan gürültüsünün çoğu kayıt sonrası bir oturumda düzenlenebilir, ancak düzenlemeden sonra mümkün olan en iyi ses kalitesini elde etmek için gürültü kirliliğini en başından mümkün olduğunca azaltmak istediğiniz açıktır.

Bir ön cam eklemek, bir yoğunlaştırıcı mikrofonun arka plan gürültüsünü almasını önlemek için başka bir çözümdür. Tüm dış gürültüyü ortadan kaldırmaz, ancak yardımcı olur.

Dinamik mikrofon ve yoğunlaştırıcı mikrofon arasında seçim yaparken, yoğunlaştırıcı mikrofonların o kadar dayanıklı olmadığını unutmayın.

Bu, sizinkinin uzun süre dayanmayacağı anlamına gelmez, ancak sık sık seyahat etmeyi veya mikrofonunuzu hareket ettirmeyi planlıyorsanız, dikkatli kullanmanız gerekir.

mikrofon dinamiği

Evinizden veya stüdyonuzdan ayrılmayı planlıyorsanız, iki seçenek arasından dinamik mikrofonlar sıklıkla tercih edilir. Yalnızca genel olarak daha dayanıklı olmakla kalmaz, aynı zamanda dış gürültüyü de almazlar.

Örneğin, şehrin bir sokağında biriyle röportaj yapıyorsanız, arka plandaki gürültüyü çok fazla kesmek zorunda kalmazsınız.

Öte yandan, dinamik mikrofonlar daha düşük bir frekansa sahiptir ve sesinizin daha az doğal ve daha radyo benzeri çıkmasına neden olabilir.

Podcast'inizin nasıl ses çıkarmasını istediğiniz, tercihlerinizle çok ilgilidir.

Geleneksel bir yayıncının sesine daha yakın bir ses istiyorsanız, dinamik mikrofon bu sesi üretecektir. Daha doğal bir ses için kondenser mikrofon daha iyi bir seçimdir.

İkisi arasında, dinamik mikrofon daha uygun maliyetlidir. Çeşitli fiyat aralıklarında mikrofonlar bulabilirsiniz, ancak benzer iki mikrofonu karşılaştırıyorsanız, bir kondenser mikrofon için muhtemelen daha fazla ödersiniz.

USB ve XLR

Podcast yayıncılarının tartıştığı bir diğer konu da USB mikrofon mu yoksa XLR mikrofon mu seçileceğidir. İkisi arasındaki fark oldukça basit: her birinin farklı bir bağlantısı var.

USB mikrofon doğrudan bilgisayarınıza takılabilir. XLR'nin bilgisayarınıza takılabilmesi için önce mikser gibi bir arabirime takılması gerekir.

Podcast'ler biri veya diğeri üzerine yemin eder, ancak her ikisinin de faydaları vardır.

Herhangi bir ek donanıma ihtiyacınız olmadığı için USB mikrofon uygundur. Kullanmak için. Bir USB kablosuna, bir mikrofona ve bir bilgisayara ihtiyacınız var. Bu kadar.

XLR mikrofonların hayranları, bunların daha yüksek kalitede olduğunu ve daha iyi ses kayıtları ürettiğini düşünüyor.

Kolay kurulum ve düşük maliyet istiyorsanız, USB mikrofon harika bir seçimdir.

Podcast'inizi geliştirmek veya "biraz daha profesyonel" bir podcast başlatmak istiyorsanız, kayıtlarınız üzerinde daha fazla kontrole sahip olduğunuz için XLR ve mikser kombinasyonu iyi bir seçenektir.

Yön Yetenekleri

Mikrofonlar hakkında keşfetmemiz gereken bir diğer husus da yön yetenekleridir.

Her biri sesi farklı bir şekilde alan dört ana mikrofon türü vardır. İhtiyaçlarınıza en uygun olanı seçebilmeniz için aşağıdaki beş türe bir göz atacağız.

• Kardioid mikrofonlar, sesi öncelikle mikrofonun önünden alan bir ön kutup modeline sahiptir. Yanlardan bir miktar ses alırlar, ancak alınan sesin çoğu mikrofonun önündedir.
• Çok yönlü mikrofonlar, sesi her yönden eşit olarak alır. Bir podcast yayıncısı, birçok farklı açıdan ses kaydı oluşturmayı planlıyorsa bu tür mikrofonu kullanabilir. Çok fazla istenmeyen arka plan gürültüsü alması muhtemel olduğundan, genellikle podcast yayıncıları için en iyi seçim değildir.
• Şekil-8 veya çift yönlü mikrofonlar her iki taraftan gelen sesleri alır. Röportaj tarzı bir podcast yapmak istiyorsanız bu tarz tam size göre olabilir. Ses, mikrofonun yanlarından değil, yalnızca önünden ve arkasından alınacaktır.
• Shotgun mikrofonlar kardioid mikrofona benzer, ancak ses alımı daha da yönlüdür. Bu mikrofon türü, yalnızca doğrudan önündeki sesi alır ve diğer tüm ortam gürültülerini engeller.
• Değiştirilebilir/çok yönlü mikrofonlar, mikrofonunuzu farklı durumlarda kullanabilmeniz için yönler arasında geçiş yapmanızı sağlar.

Bom kolu veya standı

Mikrofonunuz bir standla birlikte gelebilir, ancak değilse, onu sabit tutmak için bir şey satın almanız gerekir. Bir stand daha ucuzdur, ancak mikrofonunuzu kolayca konumlandırmak için bir bom kolu yararlı olabilir.

şok montajı

İstenmeyen gürültü kirliliğini azaltmaya hizmet edebilecek her şey ekstra yatırıma değer. Bir şok montajı, bir direk için özellikle kullanışlıdır, ancak bir stand kullanıyorsanız da kullanışlıdır.

Temel olarak, şok montajı mikrofonun etrafında meydana gelen tüm hareketi emer.

Örneğin, kayıt sırasında yanlışlıkla masaya vurursanız, amortisör hareketi emer ve fazladan ses almazsınız.

Pop filtresi

Konuşmada yaygın olarak kullanılan bazı sesler, mikrofona konuşulduğu zaman yükseltilebilir. Bu, örneğin "p" ve "b" seslerinin durumudur.

Bunlar patlayıcı seslerdir. Mikrofona çok yakınsanız, yüksek sesli ve dikkat dağıtıcı olabilirler.

Bu nedenle birçok kişi mikrofonlarında bir pop filtresi kullanmayı tercih ediyor.

USB kablosu

USB mikrofon veya XLR mikrofon kullanmayı seçmiş olmanız fark etmeksizin bir USB kablosu gereklidir.

Mikro USB olması durumunda, doğrudan bilgisayara bağlamak için bir kabloya ihtiyacınız olacaktır. XLR mikrofon için, mikseri bilgisayara bağlamak üzere bir USB kablosuna ihtiyacınız olacaktır.

Karıştırma masası

XLR tipi bir mikrofon kullanıyorsanız, bir miksere de ihtiyacınız olacaktır.

Bir USB mikrofonunuz varsa podcast yayınlama işlemi için bir mikser gerekli değildir, ancak geliştirmek istiyorsanız podcast'inizin sesi için gerçek bir fayda sağlayabilir - size ses kayıtlarınız üzerinde daha fazla kontrol sağlar .

Diyelim ki podcast'iniz için iki konukla röportaj yapıyorsunuz. Biri yüksek sesle konuşuyor, diğeri ise daha sağduyulu.

Bu durumda, daha yumuşak konuşmacının sesini yükselterek ve daha yüksek sesli konuğun sesini yumuşatarak iki misafirin kayıtlarının ses seviyesini kontrol edebilirsiniz.

Çevrimiçi geliştirmeler, kayıtları kaydetme ve ek ses efektleriyle canlı prodüksiyonlar yapma yeteneği, mikserin diğer kullanımlarıdır.

4. Kayıt ve düzenleme yazılımını seçin

Ses dosyalarınızı kaydetmek ve düzenlemek, bir podcast başlatmanın önemli bir parçasıdır.

Bir podcast'i düzenlemek zaman alıcı bir süreç olabilir. Bu nedenle kullanıcı dostu ve ihtiyaçlarınızı karşılayabilecek kapasitede yazılımlar seçmelisiniz.

Hem ücretsiz hem de ücretli programlar olmak üzere en iyi düzenleme ve kayıt yazılımlarına kısa bir genel bakış ekledim.

GarageBand

GarageBand Mac kullanıcıları arasında son derece popülerdir. Bir Mac'iniz varsa, dijital ses iş istasyonunu (DAW) ücretsiz olarak indirebilirsiniz, bu büyük bir artı.

Garageband, özellikle yeni başlayan podcast yayıncıları için kullanımı kolay ve kullanışlı bir düzenleyicidir.

Garageband ile podcast'lerinizi oluşturmak için çok kanallı bir ses düzenleyici kullanabilirsiniz. WordPress gibi, Garageband'in size daha fazla seçenek sunması için eklentiler mevcuttur.

Garageband nadiren çöküyor ve diğer platformlara kıyasla öğrenme eğrisi düşük.

Diğer Garageband özellikleri şunları içerir:

• Kapsamlı ses kütüphanesi
• Enstrüman olmadan müzik oluşturun
• Ses Efekti Eklentileri
• Sıkıştırma
• Görsel EQ

Garageband'ın bazı eksileri, yalnızca Mac kullanıcıları için mevcut olması ve daha gelişmiş platformlar kadar çok özelliğe sahip olmamasıdır.

cüret

Apple ürünlerine sahip olmayanlarınız için, cüret Windows ve GNU/Linux işletim sistemlerinin yanı sıra Mac ürünleri ile çalışan ücretsiz bir dijital ses editörüdür.

Audacity açık kaynaklı bir ses yazılımıdır, yani diğer kullanıcılar tarafından geliştirilebilir. Garageband ile karşılaştırıldığında, Audacity kullanıcı dostu değildir ve arayüzü çekici değildir.

Bu dezavantajlara rağmen Audacity, podcast'leri kaydetmek ve düzenlemek için ihtiyaç duyduğunuz birçok özelliği sunar:

• Seviye göstergeleri
• Çok kanallı kayıtlar
• Sıkıştırma
• Gürültü azaltma
• Canlı ses kaydı yapabilme
• Hız veya perde değiştirme gibi ses efektleri
• Kendi efekt eklentilerinizi oluşturun
• WAV, AIFF, FLAC, MP2, MP3 veya Ogg Vorbis ses dosyalarını düzenleme

Hindenburg

Artık ücretsiz kayıt seçeneklerini ele aldığımıza göre, ücretli olanlara bir göz atalım. İlk olarak, ses düzenleme yazılımı Hindenburg DAW.

Nick Dunkerely ve Preben Friis, Hindenburg ses düzenleme yazılımından sorumlu şirket olan Hindenburg Systems'ın kurucularıdır.

Nick Dunkerley'in ses mühendisliği ve radyo gazeteciliği, Preben Friis'in ise yazılım geliştirme geçmişi vardır.

Hindenburg Systems, her biri ek özelliklere sahip çeşitli ses kayıt ürünleri sunar.

En ucuz seçenek Hindenburg Gazetecisidir. O anlar :

• Tüm işletim sistemleri ile çalışabilme
• otomatik seviyeler
• Tahribatsız düzenleme
• Yerleşik efektler
• Pano
• ses profili oluşturucu
• Çok kanallı kayıtlar
• Parçaları bağlama
• Dosya biçimleri şunlardır: WAV, MP3, M4a ve AIFF

Hindenburg, premium yapılar arasında en ucuz seçenek değil, ancak bununla ilgili en çekici şeylerden biri, özellikle radyo ve podcasting nişindeki insanlara yönelik olmasıdır.

Apple Logic X

Apple Logic X profesyonel düzeyde bir dijital ses iş istasyonudur (DAW). Garageband'a aşina olan ancak yükseltmek isteyen kişiler bu programı takdir edebilir.

Logic Pro X kullanmanın avantajı, dosyalarınızı bir programdan diğerine kolayca aktarmanıza olanak tanıyan Garageband ile uyumlu olmasıdır.

Logic Pro X, daha çok müzisyenleri hedefliyor, ancak podcast yayıncılarının da yararlandığı pek çok özellikle dolu.

Logic Pro X'in özelliklerinden bazıları şunlardır:

• Akıllı Tempo
• Mevcut eklentiler
• iOS'unuzu bir karıştırma panosuna dönüştürür
• Efektler ve enstrümanlar
• Yamalar mevcut
• Esnek zaman
• Esnek adım
• Gelişmiş midi kontrolleri
• otomasyon

Apple Logic Pro X yalnızca Mac kullanıcıları için çalışır, bu nedenle diğer işletim sistemlerini kullananlar için uygun olmaz.

Adobe Audition

Adobe Audition aylık abonelik sunan üst düzey bir dijital ses iş istasyonudur (DAW).

Adobe Audition'ın sevdiğim yanlarından biri, podcast yayıncıları da dahil olmak üzere pek çok ses tutkununu cezbetmesi. Sitelerine göz atarsanız, onlar için en önemli özellikleri açıklayan bir bölüm bulacaksınız.

Bu özellikler:

• Seviyeleri ayarlama yeteneği
• Telifsiz ses efektleri kitaplığı
• çok kanallı kayıt
• Dalga formu ve çok kanallı düzenleme
• İpuçları ve öğreticiler gibi podcasting kaynakları
• Uyarlanabilir gürültü azaltma
• Spektral analiz
• "Yüksekliğinizi" (ses şiddeti) tanımlama imkanı
• Restorasyon ve onarım araçları
• Birden çok formatta dışa aktarma yeteneği

Adobe Audition'ın en büyük dezavantajı, tek seferlik bir ücret ödeyip programın haklarına sahip olmanın mümkün olmamasıdır. Aylık ödeme yapmanız gerekir, bu da özellikle yeni başlayanlar olmak üzere podcast yayıncıları için caydırıcı olabilir.

Avantajı, Adobe Audition dahil tüm Adobe uygulamaları için aylık abonelik satın alabilmenizdir. Photoshop, Illustrator, Lightroom ve diğer Adobe uygulamalarını da kullanmak istiyorsanız, bu size para kazandıracaktır.

descript

descript aylık abonelik de gerektiren podcast odaklı bir ses kayıt yazılımıdır. Son birkaç yılda, bu şirket podcast yayıncıları için oldukça yeni ve heyecan verici şeyler yapıyor.

İlk olarak Descript, ses dosyalarınızı alır ve bunları düzenleyebileceğiniz metin dosyalarına dönüştürür. Sesin bir kısmını silmek isterseniz, bunu yazılı bir belgeyi düzenlediğiniz kadar kolay bir şekilde yapabilirsiniz.

Descript'in bir başka yenilikçi özelliği de kayıtlarınıza yeni kelimeler ekleyebilmesidir. Bir kelimeyi düzenlemek isterseniz, bunu Overdub özelliğini kullanarak kolayca yapabilirsiniz.

(Başkalarının sesine değil, yalnızca kendi sesinize fazla kayıt yapabileceğinizi unutmayın).

Descript ile elde edeceğiniz ek işlevlere genel bir bakışı burada bulabilirsiniz. Bu seçeneklerden bazıları yalnızca bir yükseltmenin parçası olarak kullanılabilir.

• Sesli İşbirliği
• Bir kayda yeni kelimeler eklemenizi sağlayan overdub
• Transkripsiyon
• Hoparlör algılama
• Video dökümü
• Çok kanallı düzenleme
• çapraz geçişler
• Parçaları gruplama
• Hacim Otomasyonu
• Dosya dışa aktarma

Adobe Audition'da olduğu gibi, bu hizmeti kullanmak için aylık abonelik gerekir.

Zencastr

Zencastr, Hindenburg gibi, podcast yayıncılarını hedefliyor. Bu nedenle, podcast'inizi başlatmak için bir ses kayıt yazılımı arıyorsanız ideal bir çözümdür.

İşte Zencastr'ın öne çıkan özelliklerinden bazıları:

• Her konuk için ayrı parkurlar
• Canlı düzenleme seçeneği için ses yansıtıcısı
• Otomatik post prodüksiyon
• Bir sabit sürücünün buluta entegrasyonu
• Şehir dışından gelen konuklar için üçüncü taraf hizmetleri kullanmak zorunda kalmamanız için yerleşik VoIP
• Kayıpsız WAV kaydı
• Birden çok işletim sisteminde çalışır

Zencastr'ın bazı bariz dezavantajları da var. Her şeyden önce, kaydedilen sesi Apple veya Google Podcasts gibi bir podcast sunucusuna yüklemek kolay değildir. Bunu yapmak için Anchor gibi üçüncü taraf bir hizmete ihtiyacınız var.

Diğer bir dezavantajı ise maliyetidir. Uygulama, ücretsiz sınırlı bir sürüm sunar, ancak premium sürüm ücretlidir ve ucuz değildir.

Ek olarak, bazı kullanıcılar şundan şikayet ettiler: hizmet bazen güvenilmez olabilir.

Bu ürünün ana çekiciliklerinden biri, misafirleri başka bir yerden kontrol edebilme yeteneğidir. Ancak, bazı kişiler konukların bağlantı kuramadıklarını ve kayıttan sonra ses dosyalarının kaybolduğunu bildirdi.

dijital ses dosyası

dijital ses dosyası yeni başlayanların ve profesyonellerin zahmetsizce profesyonel görünümlü podcast'ler oluşturmasına yardımcı olan, yapay zeka destekli, ortak çalışmaya dayalı bir ses oluşturma platformudur.

Podcastle'ın avantajı, tüm süreci çok kolay ve eğlenceli hale getiren çok kullanıcı dostu bir arayüze sahip olmasıdır. Podcastle ayrıca sesli kitap yaratıcıları, eğitimciler ve ses alanında çalışan herkes için harikadır.

Podcastle'ın ana özellikleri şunlardır:

• HD ses kaydı
• Uzaktan çok kanallı görüşme
• Arka plan gürültüsünün kaldırılması (Sihirli Toz)
• Sezgisel ses düzenleyici
• Metinden konuşmaya dönüştürücü
• Doğal ses veren yapay zeka ses dış görünümleriyle yeniden seslendirme aracı
• Kapsamlı müzik parçaları ve ses efektleri kitaplığı
• Birden çok ses formatını dışa aktarın
• Sessizlikleri silme

Descript'te olduğu gibi, ses parçanızı metne dönüştürerek ve tüm gereksiz kısımları doğrudan metin düzenleyiciden kaldırarak düzenleyebilirsiniz. Konuşmadan metne dönüştürücü ayrıca, podcast'inizin otomatik transkriptlerini hızlı bir şekilde almanıza olanak tanır, ardından bunları web sitenize gönderebilir ve podcast'inizin SEO'sunu iyileştirebilirsiniz.

Podcastle üç ana fiyatlandırma planı sunar. Podcasting yolculuğunuza başlamak için ihtiyacınız olan her şeyi içeren ücretsiz planla başlayabilirsiniz. Daha sonra yükseltmeye karar verirseniz, ayda sırasıyla 11,99 ABD doları ve 23,99 ABD doları olan Storyteller veya Podcastle Pro planlarını deneyebilirsiniz.

Podcastle, daha büyük şirketler veya büyük ses oluşturma ekipleri için iş ihtiyaçlarına göre özelleştirilebilen Ekip planı da sunar.

Uzaktan görüşme kaydı

Röportaj tarzı bir podcast yapmayı planlıyorsanız, bazı konuklarınız iş yerinizden uzakta olabilir.

Onları evinize getirmek yerine, uzaktan kaydetmenizi sağlayan kayıt yazılımlarını kullanabilirsiniz.

Zencastr'ın yanı sıra başka yazılımlar da mevcuttur.

kadro

kadro çalışması için herhangi bir kurulum, eklenti veya uzantı gerektirmeyen birinci sınıf bir kayıt yazılımıdır. Görüşmeciniz bilgisayarına yazılım indirmekle ilgilenmeyebilir, bu nedenle bu, tek seferlik bir görüşme için çekici bir seçenektir.

Squadcast ile röportajlar planlayabilir, ayrı WAV dosyalarına ses kaydedebilir ve bunları bir kitaplıkta düzenleyebilirsiniz. Kayıtlar buluta kaydedilir, böylece onları kaybetmezsiniz.

Bu programın kullanımı kolaydır, ancak her iki tarafın da çalışması için Chrome'u kullanması gerekir.

Skype

Skype uzaktan podcast görüşmeleri için başka bir seçenektir. Birkaç nedenden dolayı ilk tercihim değil. Kaydedilen sesin kalitesi düşüktür ve onu yalnızca MP4 video dosyası olarak indirebilirsiniz. Bağlantı ve ses sorunları da var.

Listeme ekliyorum çünkü birçok podcast yayıncısı Skype'ı kaynak olarak kullanıyor ve orada röportajları kaydetmek mümkün. Ancak, tavsiye edeceğim biri değil.

yakınlaştırma

Ücretsiz bir seçenek arıyorsanız, deneyin yakınlaştırma. Premium sürümler de vardır, ancak bir podcast röportajı sırasında yaptığınız gibi kişisel toplantılar için ücretsiz sürüm iyi çalışır.

Zoom, Squadcast kadar çok özellik sunmaz, ancak iyi kalitede ses kaydeder ve her konuşmacının sesini farklı bir parçaya kaydeder.

5. Podcast'iniz için Telif Hakkı ve Ticari Markalar

Henüz ilk parçanızı kaydetmemişken podcast'inizin telif hakkı aklınıza gelen ilk şey olmayabilir, ancak podcast'inizi başlatırken ve geliştirirken dikkat etmeniz gereken bir konu.

Açık konuşalım: Ben bir avukat değilim. Tavsiyem, genel telif hakkı ve ticari marka uygulamalarıyla sınırlıdır ve daha fazlası değil. Yasal uygulamaları tam olarak anlamak için podcast'inizi kaydetmenize yardımcı olabilecek bir avukatla görüşün.

Ayrıca aşağıda paylaştığım bilgiler sadece ABD yasaları için geçerlidir ve diğer ülkelerde geçerli değildir.

Telif hakkı nedir?

Telif hakkı, yaratıcı çabalarınızın başka biri tarafından (özellikle kâr amacıyla) kullanılmasını veya üstlenilmesini önler.

Amerika Birleşik Devletleri Telif Hakkı Bürosu, "Telif hakkı, Amerika Birleşik Devletleri Anayasasına dayalı bir koruma biçimidir ve somut bir ortama sabitlenmiş orijinal yazarlık çalışmaları için yasa tarafından verilir. Telif hakkı hem yayınlanmış hem de yayınlanmamış çalışmaları kapsar”.

Telif hakkı, fiziksel bir sahiplik olmasa da, fikri mülkiyet olarak kategorize edilir. Bu, fiziksel olarak erişemeseniz bile ona sahip olduğunuz anlamına gelir.

Amerika Birleşik Devletleri Telif Hakkı Bürosu, bu korumanın neleri kapsadığını ve neleri kapsamadığını açıklar,

Bir tür fikri mülkiyet yasası olan telif hakkı; şiir, roman, film, şarkı, bilgisayar yazılımı ve 'mimari' gibi edebi, dramatik, müzikal ve sanatsal eserler de dahil olmak üzere orijinal çalışmaları korur.

Nasıl ifade edildiklerini koruyabilse de gerçekleri, fikirleri, sistemleri veya çalışma yöntemlerini korumaz. (vurgu benim)

Fikri mülkiyetiniz telif hakkı yasaları tarafından korunmaktadır, ancak bu gerçekler veya fikirler gibi şeyler için geçerli değildir.

Örneğin, öncelikle erken Amerikan tarihinin tarihsel olaylarına odaklanan bir podcast'iniz olduğunu varsayalım. Tabii ki, bu dönemle ilgili tüm gerçeklerin ve belgelerin haklarına sahip değilsiniz.

Bununla birlikte, insanlar tam biçiminizi kopyalar veya tam olarak ifadelerinizi tekrarlarsa VEYA podcast'inizin gerçek kayıtlarını izinsiz kullanırlarsa, telif hakkı yasalarını ihlal ediyor olabilirler.

Peki, podcast'inizin fikri mülkiyet olarak korunduğundan nasıl emin olabilirsiniz?

Podcast'inizi bir telif hakkı ofisine kaydedin

İyi haber şu ki, çalışmanız yaratılır yaratılmaz, telif hakkı yasalarıyla zaten korunuyor.

Mülkünüzü korumak için atmanız gereken ek adımlar yoktur. Bununla birlikte, podcast'inizle ilgili bir anlaşmazlık olması durumunda, iddianızı desteklemek için hazırlanmış bir belgeye sahip olmakta fayda var.

Podcast'inizi kaydettirmek için bir telif hakkı ofisine elektronik veya basılı bir istek gönderebilirsiniz. Çevrimiçi check-in yapmak daha hızlıdır ve genellikle daha ucuzdur.

Marka nedir?

Ticari marka genellikle telif hakkı ile karıştırılır, ancak bunlar iki farklı şeydir.

Telif hakkı yasası, yayınlanmış veya yayınlanmamış çalışmaları korur, ancak bir ticari marka, çalışmayı tanımlayan kelimeleri, ifadeleri, sembolleri veya tasarımları korur. Başka bir deyişle, bir ticari marka, podcast'inizin marka imajını korur.

Podcast'inizi nasıl ticari marka haline getirebilirsiniz?

Podcast'inizi ticari marka haline getirmek için iyi bir başlangıç ​​noktası, halihazırda kullanımda olup olmadığını kontrol etmektir. Markalaşmamış olsa bile, onu kullanan biri sizden daha fazla hakka sahip olabilir.

Telif hakkı konusunda olduğu gibi, ticari markanız üzerinde haklara sahip olmak için bir ticari markayı kaydettirmek mutlaka gerekli değildir. Ancak, markanız üzerindeki haklarınızı belirlemek iyi bir uygulamadır. Bir sorun ortaya çıkmadan önce bunu yapmak daha da iyidir.

Adınızı, logonuzu ve ticari markanızı tescil ettirmek için, bunları Amerika Birleşik Devletleri Patent ve Ticari Marka Ofisine (USPTO) kaydettirmelisiniz.

Zorunlu olmamakla birlikte, bir ABD vatandaşıysanız, USPTO "kayıt sürecinde size rehberlik etmesi için bir ABD ticari marka avukatı tutmanızı teşvik eder."

6. Podcast'iniz için bir biçim oluşturun

Her podcast'in biraz farklı bir teması vardır. Bazıları yazılıdır, diğerleri anında kaydedilir.

Podcast'inizi nasıl başlatacağınızı düşünürken, kullanmak istediğiniz biçimi hayal edin. Aşağıda yaygın olarak kullanılan çeşitli biçimler ve her birinin çalışma örnekleri bulunmaktadır.

Röportaj Podcast'leri

Belki de en popüler podcast türü röportajdır. Bu tür bir podcast genellikle bir veya iki sunucu ve her bölüm için bir konuktan oluşur.

Konuk konuşmacı, podcast'te ele alınan konuya ek ışık tutar ve genellikle gerçek hayat deneyimlerini paylaşır.

İşte bazı şaşırtıcı röportaj podcast örnekleri:

Hatasız

Hatasız, Alex Blumberg'in (eski adıyla This American Life'ın) sunduğu, başarısızlık kavramını araştırıyor. Şovun konuklarının hepsi ünlü değil ama başarısızlık deneyimleri onları bir araya getiriyor.

Bunu Guy Raz ile Nasıl Yaptım?

Bunu Guy Raz ile Nasıl Yaptım  girişimciler ve işletme sahipleriyle yapılan röportajların yer aldığı ve başarılarının ardındaki hikayelerin tartışıldığı bir podcast.

Görüşülen kişiler arasında Wikipedia'nın yaratıcısı Jimmy Wales, Dell Computers'tan Michael Dell ve Stitch Fix'ten Katrina Lake yer alıyor.

Nerdy

Nerdy Greta Johnsen tarafından sunulan bir podcast'tir. Podcast'inde filmler, TV, kitaplar, müzisyenler ve diğer birçok eğlence türü dahil olmak üzere bir dizi konuyu tartışıyor.

Ayrıca İç Savaş sırasındaki kadın casuslar, bilgisayar programcılığı ve uzaydaki kadınlar da dahil olmak üzere ilginç bulduğu her şeyi anlatıyor.

Başlangıçta, Nerdette'in sunuculuğunu Tricia Bobeda yapacaktı, ancak son zamanlarda yalnızca Great Johnsen sunuculuğunu yapıyor.

Nerdette, Tom Hanks, Stephen King, Margaret Atwood, Tia Taylor ve George RR Martin gibi birçok şahsiyeti ağırlamıştır.

Solo Podcast'ler

Bir başka popüler podcast formatı da solo podcast'tir. Gösterinin tamamı boyunca yalnızca bir kişinin konuştuğu bir podcast türüdür.

Düzenleme açısından bakıldığında, bu en kolay biçimdir, ancak ilgi çekici içerik oluşturmak, yalnız konuşan biri için zor olabilir.

İşte başarılı solo podcast'lere bazı örnekler:

Dan Carlin'in Hardcore Tarihi

Pek çok insan tarihi podcast'leri dinlemekten keyif alır çünkü hem eğlenirler hem de tarihi hikayelerle eğitilirler.

Dan Carlin, Kelt Soykırımı, tarihteki büyük vebalar ve Winston Churchill hakkındaki düşünceler gibi konuları kapsayan uzun biçimli podcast'ler sunar.

Dan Carlin uzun yıllardır piyasada ve Hardcore History, insanların iyi bir solo podcast düşündüklerinde akıllarına gelen ilk örneklerden biri.

Bir ana bilgisayar veya birden çok ana bilgisayar ve bir insan paneli

Başka bir tür röportaj türü podcast arıyorsanız, bir sunucu ve bir insan paneli de seçebilirsiniz. Bu tür bir podcast genellikle ilginç bir sohbeti dinliyormuş gibi hissettirir.

Bu tarzın dezavantajı, her bölüm için birden fazla konuk bulmanın zor olabilmesidir. Çabaya değer, ancak özellikle yeni podcast yayıncıları için zor bir format.

İşte bazı panel podcast örnekleri:

Gitme vakti

Gitme vakti yaklaşan teknoloji haberlerini ve bilgilerini tartışan uzmanlardan oluşan bir panelin yer aldığı bir teknoloji podcast'idir.

Bu podcast, her hafta aynı uzman paneline sahiptir ve bulut altyapısı, kod düzenleyiciler, bina arama araçları, uygulama tasarımı ve daha fazlası gibi konuları kapsar.

Uzman Paneli bu podcast'e ev sahipliği yapar, ancak ara sıra özel konuklar da katılır.

Ortak barındırılan podcast

Birlikte barındırılan bir podcast, kullanımı en kolay biçimlerden biri olabilir.

Bu formatın avantajı, iki kişinin birbirini beslemesine izin vermesidir. Tüm yayın süresini işgal edecek tek bir kişi yok ve röportaj için konuk bulma konusunda endişelenmenize gerek yok.

Dezavantajı, bu iki kişinin tüm içeriği eğlenceli bulması gerektiği ve konuklarından yaratıcı içerik alamamasıdır.

Ortak barındırılan bazı podcast'ler şunlardır:

Bu tuhaf

Bu tuhaf son podcast'ini Ocak 2020'de yayınladı, ancak tuhaf olan her şeyi ele alan ortak sunuculu bir podcast'ti.

Programın yardımcı sunucuları Ashley ve Kristy, komplo teorileri, tarih ve dünyadaki tuhaf olaylar hakkında konuşuyor. Gösteride ele alınan bazı konular Jefferey Epstein'ın ölümü, Çernobil, Ted Bundy gizemleri.

Badom Gölü cinayetleri, Silent Mass felaketi ve Hinterkaifeck cinayetleri gibi kolayca tanınmayabilecek diğer büyüleyici hikayelere de değindiler.

Komut dosyası içeren kurgusal olmayan podcast'ler

Pek çok podcast, genel bir taslaktan ve ev sahipleri ile konuklar arasındaki organik konuşmalardan oluşturulur.

Tamamen komut dosyasıyla yazılmış podcast'ler de vardır. İlk bakacağımız, senaryolu kurgusal olmayan podcast.

Aslında, yukarıda bahsettiğim Hardcore History, hem solo podcast'e hem de senaryolu kurgusal olmayan podcast'e bir örnektir. Kurgusal olmayan senaryolu bir podcast'in önceden yazılmış ve belgelenmiş bir senaryosu vardır.

Bu American Life

Bu American LifeIra Glass tarafından sunulan muhtemelen en ünlü kurgusal olmayan podcast'lerden biridir. Haftada yaklaşık 2,5 milyon kez indirilmektedir.

Bu, entrika ve hikaye anlatımı kullanan bir gazetecilik podcast'idir.

Bu hikayeler insanları ve olayları eğlendirmekle ilgilidir ve genellikle kıvrımlı veya sürükleyici anlatımlara sahiptir. 600'te lansmanından bu yana (podcasting bile var olmadan önce) 1995'den fazla bölüm oldu.

Senaryolu kurgu podcast'leri

Sesli kurgu podcast'leri olarak da bilinen senaryolu kurgu podcast'leri, başka bir yaygın podcast türüdür. Bunlar genellikle dinleyicilerin haftada bir veya iki haftada bir dinleyebilecekleri seri kurmaca hikayelerdir.

Bu hikayeler son derece bağımlılık yapabilir ve sesli kitaplardan hoşlanan izleyiciler için mükemmeldir.

Bu format diğerlerinden daha az doygundur ve diziyi yazarken ve kaydederken biraz çalışma gerektirir (özellikle ek seslendirme sanatçıları kullanıyorsa).

Senaryolu kurgu podcast'lerine bazı örnekler:

Finn Caspian'ın Uzaylı Maceraları

Finn Caspian'ın Uzaylı Maceraları çocuklar için kurgulanmış bir kurgudur. Sunucu Jonathan Messinger tüm hikayeyi anlatıyor, dolayısıyla başka birçok seslendirme sanatçısının dahil edilmesine gerek yok.

Messinger, podcast'i "Scooby-Doo'nun Buffy the Vampire Slayer ile uzayda buluşması gibi gizemli bir kaset hikayesi" olarak tanımlıyor.

Her hafta yeni bir bölüm ekleniyor ve Messinger, uzayda gezinen ve gizemleri çözen sekiz yaşındaki bir çocuğun ve arkadaşlarının hikayesini anlatıyor.

Yukarıdakilerin kombinasyonu

Diğer birçok formattan ödünç alan başka bir podcast türü daha vardır.

Bu tür bir podcast pek çok farklı şeye benzeyebilir. Yardımcı sunucular ve ara sıra konuk olan bir podcast olabilir. Bazı bölümler için senaryolu bir kurgusal olmayan gösteri ve diğerleri için bir röportaj olabilir.

Bazı podcast'lerin tek bir bölümde birkaç farklı öğesi vardır. Bölümün başında bir süre konuşan sunucu, ardından konuk paneli geçebilir.

Kombine veya hibrit podcast, podcaster'ın ihtiyaçlarını karşılayan bir karışımdır. Başka bir deyişle, haftadan haftaya ne yapmak istediğinizi seçmenize izin veren podcast türüdür.

Birleşik podcast örneği:

Joko Podcast

Joko Podcast ilginç bir biçim kullanır. Bölümün başında, eski bir Donanma Mührü olan Jocko Willink, genellikle orduyla ilgili bir kitabı inceliyor. Gösteri liderlik, ordu, zindelik ve genel sağlık hakkındaki fikirlere odaklanıyor.

Gösterinin son bölümünde, o ve yardımcı sunucu Echo Charles dinleyicilerin sorularını yanıtlıyor. Jocko Willink ara sıra programa konuk ağırlıyor.

7. İlk podcast bölümünüzü kaydedin

Donanımınız, yazılımınız ve kullanıma hazır iyi bir formatınız var. Şimdi ilk podcast'inizi kaydetme zamanı. Bu çok heyecan verici – işte başlarken aklınızda bulundurmanız gereken birkaç şey var.

Beklentileriniz karşılanmadıysa endişelenmeyin

Bir podcast başlatmak, bir kitaba başlamak gibidir. Yazdığınız ilk şey en iyi eseriniz olmayabilir, ancak hiç yazmamaktan daha iyidir.

İlk bölümünüz en iyi ses kalitesine sahip olmayabilir ve henüz adımınızı atmış olmanız pek olası değildir. Ama bunun başlamanıza engel olmasına izin vermeyin.

Her tür içerikte olduğu gibi, işler zamanla daha iyi hale gelir.

İlk birkaç bölümünüz bunaltıcı değilse endişelenmeyin. Her şey düzelecek ve sonunda ilk podcast'lerinize geri dönebilir ve ne kadar geliştiğinizi görebilirsiniz.

Bir plan kullanın

Tamamen senaryolu bir bölüm yapmıyorsanız, yine de bir tür planınız olmalıdır. Bir podcast planı oluşturmak, söyleyecek başka bir şeyiniz olmadığında ya da planladığınız bölüm uzunluğunun çok ötesine geçmekten kaçınmanıza yardımcı olur.

Bunu istediğiniz kadar basit veya karmaşık hale getirebilirsiniz, ancak ele almak isteyeceğiniz potansiyel konular da dahil olmak üzere her podcast için bir taslak oluşturmanızı önemle tavsiye ederim. Biriyle röportaj yapıyorsanız, sormak istediğiniz soruların bir listesini hazırlayın. Hepsini kapsayamayabilirsiniz, ancak uzun bir liste görüşmenizin durgunlaşmasını önleyecektir.

Kayıt alanının konfigürasyonu

Son olarak, kayıt için uygun bir yer seçin. Birçoğumuz podcast'leri evden kaydediyoruz, ancak bunun için ayrılmış bir yerin olması güzel.

Gerekirse, istenmeyen arka plan gürültüsünü önlemek için mekanı mümkün olduğunca ses yalıtımı yapabilirsiniz. Bu önlem özellikle çocukların veya oda arkadaşlarının bulunduğu evlerde yararlıdır.

Hatta bazı podcast yayıncıları, podcast'lerini kaydetmek için bir dolap kullanır çünkü bu özeldir ve sesi emen pek çok yumuşak malzemeye sahiptir.

8. Podcast'inizi düzenleyin

Podcast'inizi düzenlemek, podcasting sürecinin en sıkıcı kısımlarından biridir. Bu aynı zamanda podcast'in büyük bir fark yaratabilecek kısmıdır.

Post prodüksiyon, giriş ve çıkış eklemenize, ses hatalarını düzeltmenize, ölü vuruşları ve kaydın sıkıcı kısımlarını kaldırmanıza olanak tanır. Oldukça vasat bir kaydı, iyi düzenleme becerileriyle çok daha iyi bir şeye dönüştürebilirsiniz.

Her düzenleme yazılımı oldukça farklı olduğu için, sesinizi tam olarak nasıl düzenleyeceğinizi söylemeyeceğim.

Bununla birlikte, hangi yazılımı seçerseniz seçin, konuşmalarınızın sıkı olduğundan, kesinti, duraklama veya konuşma kesintisi olmadığından emin olmanız gerekir.

Ses verilerinizi içe aktarın

Tüm düzenleme yazılımları farklı olduğundan bu adım gerekli olmayabilir. Bazı ses düzenleme yazılımları, sesi doğrudan düzenleme yazılımına kaydeder. Sizinki değilse, ses kaydını içe aktarmanız gerekecektir.

Podcast'lerinizi sizin yerinize düzenlemeleri için başka hizmetlere de ödeme yapabilirsiniz.

9. Bir podcast programı geliştirin

İlk podcast'inizi kaydettiniz ve kendinizi iyi hissetmeye başlıyorsunuz.

Düzenleme mükemmel ve arkadaşlarınızın ve ailenizin ne yarattığınızı duymasını bekleyemezsiniz. Dünyanın duyması için podcast'inizi yayınlamadan önce yapmanız gereken bazı şeyler var.

Ek bölümler kaydedin

İlk podcast'inizi kaydedip hızlı bir şekilde podcast barındırma platformunuza yüklemek yerine, önce birkaç bölüm kaydetmelisiniz.

Ne için ? Herhangi bir türde içerik oluşturma söz konusu olduğunda geride kalmak kolaydır. Her hafta, iki haftada bir ve hatta her ay yeni bir podcast yayınlamak istediğinizi varsayalım.

Başlamadan önce listenizde birkaç bölüm olması çok faydalıdır. Bu, yavaş bir haftanız varsa veya bir bölümü kaydetmeniz beklenenden uzun sürüyorsa yardımcı olacaktır.

İnsanlarla podcast'iniz için röportaj yapıyorsanız, röportaj yapmak için doğru insanları planlamanın daha uzun sürdüğünü fark edebilirsiniz.

Podcast'iniz, senaryolu bir kurgusal olmayan podcast gibi çok fazla yazma ve araştırma gerektiriyorsa, bazı bölümler hazır olmadan önce biraz daha çalışılması gerekebilir.

Kendinize bir iyilik yapın ve tanıdığınız herkesle paylaşmadan önce birkaç bölüm oluşturun. Bu şekilde, potansiyel dinleyicilerinizi kaybetmezsiniz çünkü podcast'inizin RSS beslemesi haftalardır boştur.

Ne sıklıkta podcast yapmak istediğinize karar verin

Yeni bölümleri ne sıklıkta yüklemeniz gerektiği bir bakıma görüş meselesidir. Dikkate alınması gereken birkaç faktör vardır:

• Podcast'e ne kadar zaman ayırmanız gerekiyor?
• Podcast'inizin uzunluğu
• Podcasting'e ne kadar zaman ayırmak istiyorsunuz?
• Podcast'inizin amacı
• Podcast'inizden para kazanmayı planlıyorsanız

Bu soruların yanıtları, yeni podcast'leri ne sıklıkta yüklemeniz gerektiği konusunda gerçekçi bir fikir edinmenize yardımcı olacaktır.

Yeni başladığınızda, çok hırslı olmayın. Ayda bir kez yeterlidir. Podcast'iniz büyüdükçe ve siz para kazanmaya başladıkça, daha sık kayıt yapmayı düşünmek isteyeceksiniz.

Anahtar, tutarlı olmak ve düzenli olarak yeni bölümleri kaydetmeye ve yüklemeye kararlı olmaktır. Yeni podcast'inizi yayınlamak için bir gün ve saat seçin, böylece sürekli büyüyen kitleniz bir sonraki bölümü ne zaman bekleyeceklerini bilir.

10. Podcast sunucunuzu seçin

Bir sonraki adım podcast'inizi yüklemek ve çevrimiçi olarak barındırmaktır. İnsanların onu dinlemesi için, bir ev sahibi seç podcast'ler. Podcast sunucuları, kayıt yazılımınız ile Google Play ve Apple Podcast'ler gibi dizinler arasındaki aracıdır.

Birçok kişi, ses kayıtlarınızı doğrudan iTunes'a yükleyebileceğinizi düşünüyor, ancak durum bu değil. Ses kayıtları oldukça büyüktür ve bir yerde saklanmaları gerekir. Podcast barındırmanın devreye girdiği yer burasıdır.

Birçok seçenek var, bu yüzden sizi en popüler olanlardan bazılarıyla tanıştıracağım.

Buzzsprout: Ücretsiz plan (sınırlı) veya ayda 12,00 ABD doları

Buzzsprout, podcast barındırmada en tanınmış ve saygın isimlerden biridir. Web sitelerinde gezinmek kolaydır ve podcasting hakkında bir ton faydalı bilgi paylaşırlar. Yeni başlayanlar için Buzzsprout gerçekten sağlam bir seçenektir.

Buzzsprout'un sunduklarına bazı örnekler:

• Başlıca podcast dizinlerine bağlantı
• Podcast istatistikleri ve analizi
• Web sitenize yükleyebileceğiniz bir Buzzsprout oynatıcı
• Otomatik bölüm optimizasyonu
• Podcast Transkriptleri
• Para kazanma konusunda yardımcı olacak satış ortakları
• Bölüm işaretleri
• Sosyal medya için görsel parçacıklar oluşturun

Buzzsprout aylık fiyatlandırma sunar ve en ucuz planı, 12 saatlik aylık kayıtlar için ayda 3 ABD dolarıdır. En yüksek teklif, 24 saatlik kayıt için ayda 12 ABD doları artı saat başına ek 2 ABD dolarıdır.

Vous pouvez aussi onları ücretsiz deneyin (burada) 90 gün ve 2 saat kayıt için.

PodBean: Ücretsiz plan (sınırlı) veya ayda 9,00 ABD doları

Podbean 2006'dan beri var ve 310'den fazla podcast yayıncısına ev sahipliği yaptı. Bu podcast sunucusunun kullanımı da kolaydır. Sınırlı planı ile ücretsiz olarak deneyebilirsiniz.

PodBean ile ne elde edersiniz:

• Kullanımı kolay arayüz
• Sınırsız barındırma (planlar değişiklik gösterir)
• Ücretsiz podcast sitesi
• planlanmış yayın
• Podcast'leri mobil cihazlarda yayınlayın
• Yerleştirilebilir oynatıcı
• E-posta Entegrasyonu
• Sosyal medya paylaşımları (Facebook, Twitter, LinkedIn vb.)
• Başlıca podcast dizinlerinde paylaşım
• Kullanıcı istatistikleri ve analitik

Podbean'ın planları ücretsiz ile ayda 99 ABD doları arasında değişmektedir. Ücretsiz teklif, 5 saate kadar kayıt saklamanıza olanak tanır.

Sınırsız depolama ve bant genişliği için en yüksek plan ayda 99 ABD dolarıdır - ancak bu plan, çoğumuz gibi tek başına bir podcast yayıncısı için gerekli değildir.

Büyüleyici: $17,00/ay

Captivate, listemizdeki en yeni podcast sunucularından biridir. Captivate'in ana hedefi, bağımsız podcast yayıncılarının hedef kitlelerini büyütmelerine yardımcı olmaktır.

İşte Captivate'in sundukları:

• Kullanımı kolay arayüz
• Destek 24 / 7
• Aylık Faturalandırma
• Ücretsiz podcast geçişi
• Medya oynatıcıya entegre tanıtım
• Sosyal medya ve web sitelerine entegrasyon
• Tüm büyük podcast dizinlerine bağlantı
• ile entegrasyon WordPress Plugin
• Podcast İstatistikleri

Captivate fiyatları, aylık 19 indirme için 12$/ay ile 000 indirme için 99$/ay arasında değişir.

Captivate ayrıca podcast barındırma hizmetlerini kendiniz deneyebilmeniz için 7 günlük ücretsiz deneme sunar.

Transistör: $19,00 / ay

Transistor.fm, 2018'de başlatılan bir podcast sunucusudur. Bu yayın platformu daha yenidir, ancak podcast yayıncıları tarafından podcast yayıncıları için oluşturulmuştur.

Basecamp, VH4000 ve ABD Gaziler İşleri Bakanlığı gibi bazı önemli olanlar da dahil olmak üzere 1'den fazla podcast barındırıyorlar.

İşte Transistor.fm'in özelliklerinden bazıları:

• Birçok podcast dizinine bağlantı
• Ayrıntılı podcast analizi
• Oynatıcıyı doğrudan web sitenize yerleştirin
• Sınırsız sayıda gösteri

Transistor.fm, bir iş planı için ayda 19 ABD Doları ile 99 ABD Doları arasında değişen üç plan sunar. Başlangıç ​​planı, ayda 10 adede kadar indirmeye izin verir ve İş planları ayda 000 indirmeye izin verir.

Ücretsiz bir podcast barındırma planı sunmasalar da (bu sektördeki diğer pek çok kişi gibi), ücretli planları siz ilerledikçe bol miktarda uygulamalı destek sunar. hedef kitlenizi büyütün.

Konuşmacı: $7,00/ay

Spreaker 2010 yılında piyasaya sürüldü ve binlerce podcast'e ve milyonlarca aylık aktif kullanıcıya ev sahipliği yaptı. 2018 yılında şirket, bir ses teknolojisi şirketi olan Voxnest tarafından satın alındı.

İşte Spreaker tarafından sunulan özelliklerden bazıları:

• Birden fazla podcast barındırma
• Podcast'inizle ilgili her şeyi gözden geçirmek için içerik yönetim sistemi
• Başlıca podcast dizinlerine bağlantı
• Podcast'inizden para kazanmanıza yardımcı olun
• Dinleyici istatistikleri
• Spreaker, daha geniş bir kitleye ulaşmak için podcast'leri destekler.

Spreaker, ayda 0 ila 45 dolar arasında değişen üç plan sunar. Ücretsiz katman oldukça sınırlıdır ve özelleştirilebilir bir RSS beslemesi veya planlanmış para kazanma gibi özellikler içermez.

Sonuç olarak, Spreaker ile başarılı bir podcast çalıştırmak için en kullanışlı özelliklerin kilidini açmak üzere muhtemelen yakında ücretli planlarından birine geçmek isteyeceksiniz.

11. Podcast'iniz için bir örnek oluşturun ve bir açıklama yazın

Podcast'inizi markalamak, insanların onu denemesini sağlamanın bir yoludur. İyi grafikler ve çekici bir açıklama, dinlemeyi seçen veya podcast'inizi kaçırmayı seçen biri arasındaki fark anlamına gelebilir. İlk izlenimleri duydukları değil gördükleri olacaktır.

İşte en büyüleyici kapağı ve açıklamayı oluşturmanıza yardımcı olacak bazı yararlı ipuçları.

Podcast Kapağı veya Logosu Nasıl Oluşturulur?

• Aşırı karmaşık hale getirme. Görsel olarak çekici olmalı, ancak aşırı derecede ayrıntılı olması gerekmez.
• Doğru boyutta olduğundan emin olun. Çoğu kaynak, podcast logonuzun 1400 x 1400 veya 3000 x 3000 boyutunda olmasını önerir.
• doğru şekilde biçimlendirin. Podcast logonuz PNG veya JPEG formatında ve RGB renk alanında olmalıdır.
• Logo kitlenize hitap ediyor mu? Kitlenizi ve podcast'inizi seçmelerini neyin sağlayacağını hayal edin.
• Maketinizi oluşturmak için Canva gibi uygulamaları kullanın. Maketinizi tasarlamanıza yardımcı olması için kullanabileceğiniz birçok uygulama vardır. Canva'nın kullanımı kolaydır ve sınırlı seçenekler için ücretsizdir.
• Bunu yapması için başka birine ödeme yapın. En iyi seçeneğiniz, bir uzmanın resminizi sizin için oluşturmasını sağlamak olabilir. Fiverr'da sizin için profesyonel çizimler yapabilecek deneyimli birini bulmak çok kolay.

Sanat eserinize ilham verecek popüler podcast'lerden bazı örnekleri burada bulabilirsiniz.

En Sevdiğim Cinayet Karen Killgariff ve Georgia Hardstark ile Kapak göz alıcı. Ne tür bir podcast olduğunu göstermek için bir fidye notunun harflerini kullanıyor: cinayet hakkında bir podcast.

Bilmeniz Gereken Şeyler listelerin en üstünde yer alıyor ve görsel olarak çekici olmak için aşırı karmaşık bir tasarıma ihtiyacınız olmadığını kanıtlıyor.

Podcast Açıklaması Nasıl Yazılır?

• Dinleyicilerin ne hakkında olduğunu bilmelerini sağlayın. Potansiyel kitlenizi asılı bırakmayın. Podcast'inizin ne hakkında olduğu, neleri ele alacağınız ve neden sizi dinlemeleri gerektiği konusunda net olun. Onlara podcast'inizi dinleyerek ne elde edeceklerini söyleyin: Sizden bir şeyler öğrenecekler mi? Podcast'iniz onları güldürecek mi? Tarihten büyüleyici hikayeler veya yeni bilimsel keşifler paylaşacak mısınız? Onlara şovunuzda tam olarak ne hakkında konuşacağınızı söyleyin.
• Kitlenize hitap edin. Tıpkı kapağınız gibi, açıklamanız da çekmek istediğiniz kitleye uygun olmalıdır. Dinleyicilerin dinle düğmesine basmak istemesi için açıklamanızda ne olması gerekiyor?
• Onlara seni neyin özel kıldığını söyle. İnsanlar neden podcast'inizi dinlemeli? Alanınızda belgelenmiş deneyiminiz var mı? Kendini ilan eden bir hikaye anlatıcısı mısın? Olağanüstü misafirleriniz var mı? Ne getirdiğinizi dinleyicilere göstermek için açıklamanızı kullanabilirsiniz.
• Anahtar kelimeler kullanın. Açıklamanızı anahtar kelimelerle doldurmak zorunda değilsiniz, ancak kesinlikle insanların aradığı anahtar kelimeleri eklemelisiniz.
• Alanın sınırlı olduğunu unutmayın. Her podcast dizini farklıdır, ancak iTunes'a bakarsanız yalnızca 255 karakteriniz vardır.

Neler yaptığımı size göstermek için The Side Hustle Project podcast'imdeki açıklamayı kullanacağım.

“Kârlı bir yan uğraşı başlatmak ve büyütmek için gerekenlerin en ince detaylarını araştırdığımız bir podcast olan Side Hustle Project'e hoş geldiniz. Bu podcast size girişimci, yazar ve danışman Ryan Robinson tarafından sunulmaktadır. içerik pazarlama '.

Podcast'imin başlığını belirtirim, neleri kapsadığını açıkça anlatırım ve neden onun hakkında konuşmaya yetkili olduğumu açıklarım.

İşte The New York Times'tan başka bir açıklama:

"Haber böyle olmalı. Dünyanın en iyi gazetecileri tarafından anlatılan, zamanımızın en harika hikayeleri. Michael Barbaro'nun ev sahipliğinde. Günde yirmi dakika, haftada beş gün, sabah 6'da hazır.

New York Times'ın otoritesini oluşturmak için çok çalışması gerekmiyor, ancak yine de podcast'inde neyin özel olduğunu tanımladı.

Önemli hikayeleri paylaşacaklar, haberleri almak uzun sürmeyecek ve podcast'lerini her gün aynı saatte yüklüyorlar.

12. Dinleyicileri podcast'inize nasıl çekersiniz?

Podcast'inizi kaydetmek ve dağıtmak başlangıçtır, ancak sanatınızı dünyaya açtıktan sonra dinleyicileri nasıl edinirsiniz? Bu, podcasting'in zorluklarından biridir, ancak hedef kitlenizi büyütmek için yapabileceğiniz pek çok şey vardır... Bunların çoğu süreçten ilham alır. blog trafiğinde artış.

Dinleyicileri eğlendirme sanatı

geliştirmede olduğu gibi, blog stratejisi, dinleyicileri podcast'inize çekmenin en iyi ve en önemli yolu, onları ilgilendiren içerik oluşturmaktır. İnsanların podcast'inizi dinlemek istemesini sağlayan nedir?

İşte insanları bir podcast dinlemeye iten bazı özellikler:

• bir konu üzerinde otorite
• Büyük şahsiyetler konuşmaya davet edildi
• Kontrollü
• mizah
• Samimiyet
• ilişkilendirilebilirlik
• Hayat hikayeleri
• ilham
• inanılmaz hikayeler
• şaşırtıcı gerçekler
• Entrika
• Çocuklara uygun içerik
• Sakin ol ya da rahatla

Bazen podcast'inizi neyin eğlenceli hale getireceğini merak etmeniz gerekir. This American Life gibi şaşırtıcı olay örgüleri ve kaliteli hikaye anlatımı sunacak mısınız?

Podcast'iniz, bir İngiliz komedi programı olan Balık Gibi Bir Şey Yok gibi esprili olacak mı?

Belki podcast'iniz, Get Sleepy podcast'i gibi insanların uykuya dalmasına yardımcı olur.

Şimdi yaratıcı olmanın ve insanların podcast'inizi dinlemesini neyin sağlayacağını kendinize sormanın zamanı geldi.

Diğer podcast'lere konuk olun

Podcast'inizi yaymanın harika bir yolu, diğer kişilerin podcast'lerine konuk olmaktır. Bu, otoritenizi oluşturur ve size yeni kitlelere ulaşma fırsatı verir.

Başka bir podcast'e davet edilmek için önce nişinizdeki diğer insanları bulun. Sizinkinden daha büyük bir kitleye sahip olan ve sizin olduğunu düşündüğünüz kitlenin ilgisini çekecek bir podcast bulun.

Bir sonraki yapılacak şey, kendinizi diğer podcast'e tanıtmak. Programına neden harika bir konuk olacağınızı ve ona nasıl fayda sağlayacağınızı ona bildirin.

Bir podcast'e katılmaya davet edildikten sonra uzmanlığınızı paylaşmaya hazır olun.

Sohbete ekleyeceğiniz ilginç bir şey olması için şovun ana hatlarını önceden isteyin. Ayrıca kendi podcast'inizi sunma fırsatını değerlendirip değerlendiremeyeceğinizi de sorun.

Römork takasları ve aranıyor bildirimi takasları yapın

Podcast'inizi ortaya çıkarmanın bir başka harika yolu da fragmanları veya duyuruları nişinizdeki diğer podcast'lerle değiştirmektir.

Fragman takasında, birbirleri için iki podcast hava teaser'ı veya fragmanı (genellikle videodan önce, sonra veya videonun ortasında gösterilen bir reklamın yerine).

Ayrıca, tanıttığınız bir ürün veya marka hakkında konuştuğunuz gibi, dinleyicilerinizle birbirinizin podcast'leri hakkında konuşabilirsiniz.

Çapraz tanıtımın iyi çalışması için normalde sizinkiyle aynı boyutta bir podcast bulmanız gerekir. Yepyeni bir şovsa ve çok az dinleyicisi varsa, kazanacağınız fazla bir şey olmayacak. Popüler bir şovsa, fragmanınızın veya teaser'ınızın yayınlanması için ödeme yapmanız gerekebilir.

Podcast'inizi tanıtmak için sosyal medyayı kullanın

Sosyal medya, podcast'inizi tanıtmak için harika bir kaynaktır. Bir podcast yüklediğinizde, isteğe bağlı olarak basit bir sosyal medya grafik şablonu kullanarak her bölümü sosyal medyada izleyicilerinizle paylaşabilirsiniz. Ancak orada durmak yerine, yol boyunca içgörüleri paylaşarak ilgi uyandırın.

Yeni bir bölüm yayınlanmadan önce kısa ses parçacıkları paylaşın. İnsanların sizi daha iyi tanıması için kamera arkası fotoğrafları paylaşın.

Yalnızca podcast'inizi dinlediklerinde sesinizi duyarlar. Onlara nasıl göründüğünüzü ve günlük yaşamda ne yaptığınızı bilme fırsatı verin.

Kitlenizle yakınlık kurmanın ve onları sevimli hale getirmenin iyi bir yolu.

13. Podcast'inizden para kazanın

Dinleyici edinmek harika, ancak podcast'inizi uzun vadede yayınlamaya devam etmek istiyorsanız, bundan para kazanmanız gerekecek.

Podcast donanımı ve barındırma maliyetleri zamanla gerçekten artabilir ve telifsiz müzik yerine transkripsiyon veya özel giriş gibi ekstralar için ödeme yapmak isteyebilirsiniz. Ve elbette, muhtemelen podcast'inize ayırdığınız zamandan iyi bir getiri elde etmek istiyorsunuz.

Sponsorluklar ve reklamlar

Podcast'inizden para kazanmanın en popüler yollarından biri, bir şirketin veya markanın podcast'inizde bir promosyon yayınlamak için ödeme yaptığı sponsorluktur.

Normalde podcast sunucusu, sponsorun ürünü veya hizmeti hakkında konuşur, ancak sponsorun tercihi buysa, önceden kaydedilmiş bir reklam da ekleyebilirsiniz.

Her bölüme kaç tane reklam ekleyeceğinizi seçmekte özgürsünüz, ancak ikiden fazlası muhtemelen aşırıya kaçıyor. Bu reklamları konumlandırabilirsiniz:

• Videodan önce gösterilen reklam (podcast'in ana bölümünden önce)
• Videonun ortasında gösterilen reklam (podcast'in ortasında)
• Veya post-roll (bölümün sonunda harekete geçirici mesaj olarak)

Tipik olarak, videodan önce ve sonra gösterilen reklamlar 15-30 saniye uzunluğundadır ve videonun ortasında gösterilen reklamlar yaklaşık 60 saniye uzunluğundadır. Aynı sponsorun reklamını iki kez yapabilir veya aynı bölümde farklı sponsorlara slot satabilirsiniz.

Normalde videonun ortasında gösterilen reklamlar en pahalı reklamlardır çünkü dinleyicilerin bu içeriği atlama olasılığı daha düşüktür. Videodan sonra gösterilen reklam daha ucuzdur, ancak atlanma olasılığı da daha yüksektir.

Bazı sponsorlar, tanıtımlarının göründüğü her bölüm için sabit bir ücret öderler.

Diğerleri 1 indirme veya oynatma başına (BGBM, binde maliyet veya binde maliyet) veya kaydolan veya onlardan satın alan dinleyici sayısına (EBM, edinme başına maliyet) göre ödeme yapacaktır.

Podcast'iniz yeni olduğunda sponsor bulmak zor olabilir. Başlamak için iyi bir yer, nişinizdeki diğer podcast'leri dinlemek ve bu podcast'lerde zaten reklam veren şirketlere veya markalara yaklaşmaktır.

Ancak, sponsorları çekmeden önce podcast'inizin dinleyici sayısını artırmanız gerekebilir.

Reklam yayınlamanın başka bir yolu da, her yeni podcast bölümünü duyuran blog yazınıza veya bölüm notlarına dahil etmektir. Sponsorlarınıza katma değer sağlamanın harika bir yolu.

Bağlı programlar

Bir satış ortağı olarak, komisyon karşılığında diğer kişilerin ürünlerini veya hizmetlerini tanıtıyorsunuz. Ortaklık komisyonları özel bağlantılar (URL'ler) aracılığıyla izlenir. Bu nedenle, bunları program notlarınızda veya podcast'iniz için diğer yazılı materyallerde kullanmanız önemlidir.

Affiliate olarak her türlü farklı ürünün tanıtımını yapabilirsiniz. Bazıları size komisyon olarak kuruş kazandıracak (Amazon'da bir kitabı tanıtmak gibi), diğerleri size yüzlerce dolar kazandırabilir (genellikle %50 komisyon sunan çevrimiçi kurslar gibi).

Çok sayıda farklı ortaklık programı vardır.

Yeni başlıyorsanız, bağlı kuruluş pazarlaması harika bir seçenektir. Başlamak için geniş bir kitleye sahip olmanıza gerek yok ve çok erişilebilir.

Halihazırda beğendiğiniz ve kullandığınız ürün ve hizmetleri tanıtarak başlamanızı tavsiye ederim – istemeden harika görünen ancak kalitesiz olduğu ortaya çıkan bir ürünü tavsiye etmek istemezsiniz.

Ayrıca bağlı kuruluş pazarlamanızı podcast bölümlerinize en iyi nasıl dahil edeceğinizi de düşünmeniz gerekecek. Örneğin, bahsettiğiniz konuyla ilgili ürünler seçebilir veya her bölümün başında veya sonunda bir "haftanın önerisi" sunabilirsiniz.

Danışmanlık teklifleri

Podcast'inizden para kazanmanın bir başka harika yolu da kendi hizmetlerinizi satmaktır. (Ürünler de sunabilirsiniz, ancak hizmet sunarak bir ürün oluşturmak için zaman ve para harcamanıza gerek yoktur).

Bir hizmet sunmanın çok basit bir yolu, danışmanlık hizmetleri satmaktır. İnsanların sizi ne kadar süreyle kiralamak istediklerine bağlı olarak farklı sözleşmeler veya paketler oluşturabilirsiniz; örneğin, bir saatlik ücret ve yarım günlük ücret sunabilirsiniz.

İdeal olarak, görüşmenizin konusu podcast'inizle ilgili olmalıdır. Örneğin, podcast'iniz tasarım ve markalaşma hakkındaysa, çevrimiçi markalaşma konusunda danışmanlık hizmetleri sunabilirsiniz.

Podcast'iniz için yatırım getirisi elde etme konusunda ciddiyseniz, Fame gibi bir B2B podcasting ajansıyla ortaklık yapmak, sonuçlarınızı önemli ölçüde hızlandırmanıza yardımcı olabilir. Fame, B2B alanında podcast'leri çeşitli şekillerde başlatmalarına, büyütmelerine ve bunlardan para kazanmalarına yardımcı olmak için düzinelerce markayla ortaklık kurdu.

Bu bir danışman olarak ilk deneyiminizse, dinleyicilerin deneyim kazanması, geri bildirim alması ve (umarız!) hizmetlerinizi tanıtmanıza yardımcı olacak harika referanslar toplaması için birkaç ücretsiz oturum sunabilirsiniz.

Danışmanlık hizmetlerinizin reklamını, tıpkı podcast'inizdeki herhangi bir ürün veya hizmet gibi yapabilirsiniz. Ayrıca her bölüm için program notlarınıza bilgi eklediğinizden emin olun.

Podcasting'in tüm temellerinde uzmanlaştıktan sonra, podcasting danışmanlık sözleşmeleri bile sunabilirsiniz; burada temelleri, senaryoları, kaydetmeyi, düzenlemeyi vb. öğrenmesi gereken yeni podcast yayıncılarına yardımcı olacaksınız.

Yeni Bir Şey Deneyin: Podcast'inizi Bugün Başlatın

Yalnızca podcast'inizi yayınlamak için değil, aynı zamanda onu büyütüp paraya çevirmek için ihtiyacınız olan her şeye sahip olduğunuzdan emin olmak için burada birçok zemini ele aldık.

Biraz bunalmış hissediyorsanız, unutmayın, tüm podcast yayıncıları 0 bölüm ve 0 dinleyici ile başladı. Herkes şu anda tam olarak bulunduğunuz yerden başlar.

Bugün, podcast'iniz için bir konsept ve isim bulun. Bir niş seçin ve hedef kitlenizi ve amacınızı düşünün. (Yardıma ihtiyacınız varsa bu makalenin 1. ve 2. adımlarına bakın).

Ardından, podcast'inizi başlatmak için adım adım bir plan yapın. Yarın ihtiyacınız olan ekipmana bakıyor olabilirsiniz.

Haftanın sonunda, podcasting araçlarınızı kullanarak pratik yapmak için kısa bölümleri kaydetmeyi ve düzenlemeyi denemiş olacaksınız.

Gelecek yıl bu zamanlar, binlerce dinleyiciniz ve çok karlı bir podcast'iniz olabilir. O zaman tüm bunların başlangıç ​​noktası olarak ilk adımı attığınız bugüne dönüp bakabilirsiniz.